Teşvikte sınır yoktur

11 Mart 2008 Salı

Tehlikeli işte çocuk çalıştırmaya, sayısına bakmadan kesilen 904 YTL'lik ceza, çocuk başı 100 YTL'ye indiriliyor, 'İyi hesap yap, az ceza öde' deniyor

Çocukları ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırma konusunda dünyada hassasiyet her geçen gün artarken, hükümetin gündemindeki istihdam paketinde 16 yaşından küçük çocukları ağır ve tehlikeli işte çalıştırma cezası 904 YTL'den 100 YTL'ye indiriliyor. Getirilen bu ceza, dokuzdan daha az çocuğu ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıran işverenler açısından cezaları caydırıcı olmaktan çıkartıyor. Başbakanlık'ta bulunan ve işçi ve işveren sendikalarından oluşan sosyal tarafların görüşüne henüz açılmayan istihdam paketine ilişkin yasa tasarısı taslağında işçi-işveren ilişkileriyle ilgili kapsamlı değişikliklere yer verildi. Tuzla tersanelerindeki ölümlü kazaların da etkisiyle asıl işveren, alt işveren (taşeron) ilişkisini yeniden düzenleyen taslakta, ağır ve tehlikeli işlerde alt işverene ait işçilerin eğitim sorumluluğu asıl işverene bırakılıyor.
Sağlık raporu almayana ceza
Yürürlükteki mevzuata göre, ağır ve tehlikeli işlerde 16 yaşından küçük çocukları çalıştıranlara veya yaş kayıtlarına aykırı işçi çalıştıranlara, bu şekilde çalıştırılan çocuk sayısı kaç olursa olsun 904 YTL para cezası uygulanıyor. Taslakta ise, ağır ve tehlikeli işlerde 16 yaşından küçükleri çalıştıran veya yaş kayıtlarına aykırı işçi çalıştıranlara her bir işçi için 100 YTL idari para cezası öngörülüyor. On sekiz yaşından küçük işçiler için altı ayda bir sağlık raporu alma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere uygulanan para cezası ise işçi başına 179 YTL'den 200 YTL'ye çıkarılıyor. Bu düzenleme, az sayıda çocuk işçi çalıştıran işyerleri için cezada indirim anlamına gelirken, dokuz ve daha fazla çocuk işçiyi ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıranlar açısından ise cezanın ağırlaştırılması anlamına geliyor.
İşsizlik yardımı artıyor
İşsizlik Sigortası Fonu'ndan yapılan işsizlik yardımından yararlanma koşulları ile yardım miktarları iyileştiriliyor. Bu çerçevede, işsizlik yardımının üst sınırı, 435 YTL tutarındaki net asgari ücretten 608 YTL tutarındaki brüt asgari ücret seviyesine yükseltildi. İşsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak günlük ortalama net kazancı yerine brüt kazancının yarısı üzerinden hesaplanacak. Mevcut uygulamada işsizlik ödeneği alabilmek için son üç yıl içinde 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olmak ve işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olma koşulu aranıyor.
Prim ödeme günü azaltılıyor
İş sözleşmesinin sona ermesinden önceki bir yıl içinde 120 gün prim ödeyerek çalışmış olmak kaydıyla, son üç yıl içinde 510 gün sigortalı olarak çalışanlara 180 gün işsizlik ödeneği verilecek. Halen 180 gün işsizlik ödeneği alabilmek için 600 gün prim ödemiş olmak koşulu aranıyor. Sigortalılık süresi 810 gün (mevcut uygulamada 900 gün) olanlar 240 gün; 1.020 gün (mevcut uygulamada 1.080 gün) olanlar 300 gün süreyle işsizlik ödeneği alabilecek. İşe iade davalarının kesinleştiği tarihe kadar geçen süre, grev veya lokavtta geçen süreler, hükümlülükle sonuçlanmayan tutukluluk süreleri, hastalık dolayısıyla iş görülemeyen süreler ile hamilelik ve doğum ile askerlikte geçen sürelerde prim yatırılmamış olması, prim gün sayılarının tespitinde dikkate alınmayacak. Bu da işçiler lehine bir durum oluşturacak.
Askere gidene işsizlik ödeneği
İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işsizlik yardımı yapılacak kişiler arasına, hizmet akdi herhangi bir nedenle silah altına alınma nedeniyle sona ermiş olanlar da dahil edildi. Böylece, yasadaki gerekli prim ödeme koşulunu yerine getirmiş olan gençler askere giderken, ödedikleri prim gün sayısına bağlı olarak 180 gün ila 300 gün arasında işsizlik ödeneği alabilecekler.
Eğitime 400 milyon YTL destek
Sigortalı işsizler ile İş Kur'a kayıtlı diğer işsizlere iş bulma, danışmanlık hizmetleri, mesleki eğitim, işgücü uyum ve toplum yararına çalışma hizmetleri verilecek ve işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapılacak. Bu kapsamda yapılacak giderler İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacak. Bu giderlerin yıllık miktarı, işsizlik sigortası primi olarak bir önceki yıl içinde Fon'a aktarılan devlet payının yüzde 30'unu geçemeyecek. Bakanlar Kurulu bu oranı yüzde 50'ye kadar artırmaya yetkili olacak. 2007 yılında İşsizlik Sigortası Fonuna 804 milyon YTL devlet katkısı sağlandı. Dolayısıyla İş Kur, bu yılki eğitim faaliyetleri için, söz konusu katkının yüzde 30'una tekabül eden 240 milyon YTL harcayabilecek. Bakanlar Kurulu yetkisini kullandığı takdirde, İş Kur'un Fon'dan kullanabileceği tutar 400 milyon YTL'yi bulacak. İşsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmayacak. Dolayısıyla kullanılabilecek tutar, gerekirse 400 milyon YTL'yi de aşabilecek.
Kreşe elveda
50'den fazla işçi çalıştıran işyerlerinde, işçi sayısının yüzde 6'sı oranında özürlü, hükümlü ve terör mağduru çalıştırma zorunluluğu, özürlülerle sınırlandırılacak. Özürlülerin işveren tarafından ödenmesi gereken sigorta priminin asgari ücret için ödenen prime karşılık gelen tutarı, Hazine tarafından karşılanacak. Özel sektöre ait 50'den fazla işçi çalıştıran işyerleri, yüzde 3 oranında özürlü istihdam etmekle yükümlü olacak. İşyerleri kreş açma zorunluluğundan da muaf tutularak, gereken durumlarda çalışanların çocuklarının kreş parasını ödeyerek hizmet alımı yoluna gidebilecek. Hekim ve güvenlik uzmanı istihdam etmekle yükümlü olan işverenler de bu yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını, işletme dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak da yerine getirebilecekler.

--------------------------------------------------------------------------------
'Kiralık işçi veririm' '
Mesleki faaliyet olarak geçici iş ilişkisi' başlığıyla İş Kanununa eklenen bir madde uyarınca, şirketler, Türkiye İş Kurumu'ndan (İŞKUR) izin almış özel istihdam bürolarından 'geçici iş ilişkisi' sözleşmesiyle, bir anlamda işçi kiralayacak. Bu tür işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemeyecek ve aynı işverenle yapılacak sözleşmenin toplam süresi 18 ayı geçemeyecek. 18 ayı geçen çalıştırma, geçici iş ilişkisi sözleşmesinin yazılı olarak yapılmaması veya sözleşmede belirtilen sürenin dolmasına rağmen devam eden çalıştırma durumlarında, devredilen işverenle işçi arasında belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş sayılacak. Bu işçiler asıl iş sözleşmelerini özel istihdam bürolarıyla imzalayacak. Grev ve lokavt durumunda işçiler bu sürede başka bir işyerinde istihdam edilebilecek. Bu dönemde istihdam edilemeyen işçilere özel istihdam bürolarınca asgari ücretten az olmamak üzere, işçinin sözleşmede belirtilen ücretinin yarısı, özel istihdam bürosunca ödenecek.
radikal

0 yorum: