ABD'de "Devlet Baba" ekonomiyi kurtarmaya soyundu

21 Ocak 2008 Pazartesi

ABD'de Merkez Bankası'ndan sonra ABD Başkanı da durgunluğu önlemek için eyleme geçmek zorunda kaldı. "Acil Ekonomi Planı" hazırlığına başladı. Başkan'ın Kongre'de yandaşı olan Cumhuriyetçiler de, karşıtı olan Demokratlar da bu planı destekliyor.
ABD'de ekonominin durgunluğa girmesi olasılığı var. Durgunluk demek, iç talebin düşmesine (insanların satın alma güçlerinin azalmasına) dayalı olarak üretimin yavaşlaması, işsizliğin artması, büyümenin durması demek.ABD'deki durgunluk öncelikle Amerikalıların sorunu. Bu nedenle de ekonominin durgunluğa girmesini önlemeye çalışıyorlar. Ama dünya ekonomilerinin hemen tamamı (bu arada Türkiye) ABD ekonomisinde olan bitenden etkilendiği için, hemen her ülke (bu arada Türkiye) olan biteni endişeyle izliyor.Durgunluğa girilirse, bundan hemen her ülkenin ekonomisi (Türkiye'nin ekonomisi de) olumsuz etkilenecek. İşte bunun içindir ki, ABD'de durgunluğu önlemek için alınacak tedbirler hemen her ülkede (bu arada Türkiye'de) ilgiyle izlenmeye başlandı.
Durgunluk enflasyon kadar kötü
ABD Merkez Bankası'nın 2 sorumluluğu var : (1) Enflasyonun önlenmesi. (2) Büyümenin sürdürülmesi. (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın ise tek sorumluluğu var: Enflasyonun önlenmesi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası uyguladığı politikaların büyüme üzerindeki ve de büyümeyle ilişkili istihdam üzerindeki olumlu veya olumsuz etkilerini izlemiyor. Büyümenin sürdürülmesi, işsizliğin önlenmesi konusunda kendini sorunlu görmüyor. Tam tersine, enflasyonu aşağıya çekmek için büyümenin frenlenmesini, iç talebin kısılmasını istiyor.) Konut kredileri sistemindeki sorunlardan kaynaklanan krizi önlemek arayışında ABD Merkez Bankası (enflasyon tehlikesine rağmen) (1) Faiz oranlarını düşürdü. (2) Bankalara ve finans kuruluşlarına para akıttı.Beklenen, faizlerin gerilemesi ve bankalarla finans kuruluşlarının rahatlaması sonucu iç talebin eski çizgisinde devam etmesi, harcamaların kısılmamasıydı. Ama ABD Merkez Bankası'nın çabaları yetersiz kalınca, iç talep canlanmayınca ve de tersine, harcamalar giderek kısıldığından üretimde düşme ve işsizlikte artma eğilimi başlayınca, ABD devleti de ekonomiye "müdahale" etti.Bugüne kadar piyasaların kendi kendilerine dengeye gelebileceğine inanan, müdahaleye karşı olan Batı ülkelerinde bu krizi önlemek için devletlerin aldıkları tedbirler, "Kurtar bizi Baba" formülünün her ülkede gerektiğinde gündeme gelebileceğini gösterdi.
Talep gerileyince üretim düşüyor
Osman Ulagay Milliyet Ekonomi'de yayımlanan dünkü yazısında bu gelişmeleri " Piyasa "out", devlet "in" " (Piyasa dışarı, devlet içeri) diye ifade ediyordu.Başkan Bush'un önderliğinde hazırlanan ve Kongre'de Cumhuriyetçiler ile Demokratların üzerinde anlaştıkları söylenen "Acil Ekonomi Planı"na göre, (1) Vergi iadesi yoluyla ek satın alma gücü yaratılacak. (2) İşsizlik sigortasının kapsamı genişletilecek. (3) Gıda yardımı yapılacak.ABD'de işsizler ve düşkünler dışında herkes gelir vergisi beyannamesi veriyor. Gelir vergisi verenlerden yıllık geliri 85 bin doların altında olanlara kişi başına 250 dolar ile 600 dolar arasında vergi adesi yapılacak. Vergi iadesi çekleri en geç haziranda gönderilmiş olacak. Böylece ekonomide kısa sürede 100-125 milyar dolarlık bir ek talep yaratılacak.Vergi iadesinden yararlanamayacak fakirlere "yiyecek karnesi" dağıtılacak. İşsizlere geçici süreyle ek maaş ödemesi yapılacak. Böylece fakirlerin ve işsizlerin de iç talebi (harcamaları) canlandırmaya katkıda bulunmalarına imkân yaratılacak.Ekonomiye 2008 yılında enjekte edilecek 145 milyar dolar dolayındaki ek satın alma gücünün talebi canlandırarak durgunluğu ve işsizliği önlemesi bekleniyor.
Güngör URAS /Milliyet

0 yorum: