Perakende Sektörü ve Büyük Gelişim

4 Eylül 2008 Perşembe

Son yıllarda hızlı bir büyüme gösteren perakende sektöründe rekabet giderek daha da yoğunlaşıyor. Özellikle 2 yılda devleşen sektörün gösterdiği performans 50’ye yakın ülkede, denetim, vergi ve yönetim danışmanlığı hizmeti sunan Deloitte’un raporuna da yansıdı. Deloitte, bu yıl 8.’sini yayınladığı ‘Perakendede Küresel Güçler’ başlıklı raporunda, sektörün dünyadaki en büyük firmalarını sıralayarak, performansını değerlendirdi. Geçtiğimiz yıl 200 büyük firmanın yer aldığı raporda bu yıl 250 firmanın ismi geçiyor. Rapora göre perakendenin tüm dünyadaki en büyükleri Amerikan Wal-Mart ve Fransız Carrefour. Ekonomik göstergelerdeki iyileşmeler, şirketlerin karlılıklarını da olumlu yönde etkiliyor. Büyümeye bağlı olarak tüketicilerin eline daha fazla nakit geçmesi ve alım gücünün artması, perakende sektöründe hem karlılığı artıran, hem de trendleri belirleyen bir unsur olarak göze çarpıyor. Perakende sektörü temsilcileri alım gücü yüksek grupları hedeflerken, giderek demografik eğilimlere daha çok yoğunlaşıyor.
Rapor, tüm dünyada faaliyet gösteren perakendecilerin önümüzdeki dönemde karşı karşıya oldukları konular 10 başlık altında toplanmış. Raporda ayrıca, firmaların perakende alanında dünya pazarlarında yaşanan kıyasıya rekabette başarılı olabilmesi için ekonomi, pazarlama ve teknoloji alanlarında üstesinden gelmek zorunda oldukları konulara yer veriliyor. Raporda dikkat çeken bir diğer konu ise sektördeki olumlu gidişatın şirketlerin nakit pozisyonlarının güçlendirmesi, evlilikleri ve satın almaları da teşvik etmesi. Hazırlanan raporda özellikle temel göstergelerde kaydedilen iyileşmeler sonucu son 20 yılın tüm dünyada perakende sektörü için karlı bir yıl olduğuna yer verildi. Bu raporda, ‘Küresel ekonominin şahlanışı tüketicinin cebini doldururken, bu da kârlılığın ve nakit pozisyonların yükselmesini sağladı’ şeklinde yorumlandı.
Teknoloji Gelişimde Önemli
Perakendecilerin karlı büyümelerindeki bir diğer önemli etkeni de teknoloji oluşturuyor. Perakendecilik, teknolojiye yatırım yapan sektörlerin başında geliyor. Tedarik zinciri yönetimi, mal çeşitliliğinin optimizasyonu ve müşteri yönetim sistemleri şirketlerin karlılığını artırıyor. Teknoloji, bu unsurların doğru uygulanmasında etkili bir araç olma özelliği taşıyor.
Raporu değerlendirdiğimiz Deloitte Türkiye Sorumlusu Ömer Tanrıöver, perakende sektöründe birçok uluslararası piyasanın umut vadettiğini belirterek, "Sektördeki rekabetin yoğunluğunu sürdürmesine karşın, sektörün başarılı oyuncuları gelişmelerini sağlayacak stratejiler geliştirmeyi başardılar" diyor.
Gıda Perakendeciliği Büyüyor
Deloitte’ın raporunda yer alan 250 firma içinde, her 10 firmadan 9’u gıda perakendeciliği alanında faaliyet gösteriyor. 250 firmadan 118’i perakendenin gıdayla ilgili alanlarında yer alıyor. Tablo, perakendede gıda alanının halen baskın olduğunu gösteriyor. Tanrıöver, gıda perakendeciliğinin 2003 yılında birçok olumsuz haberden etkilendiğini söylüyor ve ekliyor: "Kuş gribi salgını ve deli dana hastalığı satışlarda dönemsel düşüşlere yol açtı. Obezite konusunun gündemin üst sıralarına oturması ise daha uzun soluklu bir etki yaratmaya aday. Sektör ise, bu duruma organik ve doğal gıdalara daha fazla yönelerek, giyim sektöründe ise, müşterilerin genişleyen cüsselerine uygun bedenler sunarak cevap verdi."
Tanrıöver, raporda Çin’in perakendeciler için tedarikçi ve pazar olarak konumunu güçlendirdiğine yer verildiğini söylüyor. Buna göre halen en büyük 250 perakendecinin sadece yüzde 10’u Çin pazarında bulunuyor. Çin pazarı ile birlikte dünyada dikkat çeken diğer bir pazar ise Rusya. Tanrıöver, özellikle petrol fiyatlarının artışı ile bu pazardaki tüketim gücünün arttığını söylüyor.
Farklılaşmak Önem Kazanıyor
Farklılaşma, küreselleşme ve internet, perakende sektörünün önümüzdeki dönemde önemle üzerinde durması gereken konuların başında geliyor. Rapora göre farklılaşmada CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi) önemli rol üstleniyor. Küreselleşme ise perakendecilik için kaçınılmaz olarak değerlendiriliyor. Dünyada perakende sektöründe sadece fiyat düşürerek rekabet etmek bir yana bırakılıyor. Gelişmiş ülkelerde bu konunun önem kazanmaya başladığını kaydeden Tanrıöver, "Artık dünyada sadece fiyatı düşürerek rekabet etme dönemi geride kaldı. Firmaların kendilerini farklılaştırması gerekiyor. Bu farklılaşma kendilerine yeni müşteriler getiriyor. Türkiye’de de bunu yavaş yavaş görüyoruz" diye konuştu.
Raporda ayrıca bağımlı müşteriye de yer verilmiş. Perakende sektöründe sürekli müşteri kazanma isteğinin arttığının belirten Tanrıöver, bu kapsamda firmaların hizmetlerini çeşitlendirme yoluna gittiğini vurguluyor. Bunun Türkiye’de de örnekleri olduğunu belirten Tanrıöver, perakende sektörünün uyguladığı kredi kartları ve taksit uygulamalarının hizmet çeşitliliğine bir örnek olduğunu ifade ediyor.
İnternet Önem Kazandı
Öte yandan dünya çapında internet erişiminin artması on-line alışveriş oranında bir patlama yarattı. Tüketicilerin alışverişe zaman bulmakta zorlanması ve her ihtiyacın tek bir yerden karşılanmasına olan talep alışverişte internet de önemini artırdı. Çok kanallı perakendecilik tüketiciler arasında gitgide büyük popülarite kazanıyor. Ancak, bilgisayar korsanları ve dolandırıcılar İnternet üzerinden alışverişin önündeki en büyük engelleri oluşturuyorlar. Raporda bu konuda faaliyet gösteren Amazon’un en fazla büyüyen şirketler arasında olduğun belirtiliyor.
Deloitte 150 Ülkede Faaliyette
150’ye yakın ülkede, 700 ofiste, 120.000 personeli ile Deloitte, denetim, vergi ve yönetim danışmanlığı hizmeti sunan, bu alanda dünyadaki büyük uluslararası kuruluşlardan birisi. Dünya genelinde onbinlerce firmaya hizmet veren ve 16.4 milyar dolar ciroya sahip kuruluşun müşteri portföyünde, cirosu veya varlıkları 1 milyar doların üzerinde 740 firma bulunuyor.
Kaynak: Referans Gazetesi

0 yorum: