Kendini Güçlü Hissetmek ve Devamı

11 Mart 2008 Salı

Patronunuz kendini pozisyonunun gücüne kaptırmışsa onu yeni bir fikir için ikna etmeye uğraşmayın. Yeni araştırmalar sizi dinlemediğini ileri sürüyor.

Ohio State Üniversitesi’nde profesör olan ve bu araştırmaya yardım eden Richard Petty, “Güçlü insanların düşündüklerine yoğun bir güvenleri vardır. Düşünceleri bir fikre pozitif ya da negetif olsa bile, bu düşüncelerini değiştirmek çok zordur.” diyor.

Araştırmaya göre yeni fikirleri liderinize iletmek için, onları patronunuzun ya da amirinizin kendini o kadar da çok güçlü hissetmediği durumlarda öne sürmek gerekiyor.

İspanyada’ki Autónoma de Madrid Üniversitesi’nde sosyal psikolog olan ve bu araştırmayı yapan Pablo Briñol, “ Eğer güçlü bir insanı bir süreliğine daha az yetkin bir duruma getirebiliyorsanız, onların dikkatini çekme şansınız daha yüksektir” diyor.

Bu araştırma, sosyal bilimcilerin büyük çoğunlukla ihmal ettiği bir perspektiften bakmaktadır. Petty' e göre çoğu araştırma mesajı ileten insanın gücünün mesajı alan insanları nasıl etkilediği üzerinde durmaktadır. Fakat görünen o ki bu çalışma, mesajı alan insanların gücünün inandırma üzerinde ne kadar etkili olduğunu araştıran ilk çalışmadır.

Bu konuyla alakalı birçok araştırmada, araştırmacılar üniversite öğrencilerine iki ayrı deneye katılacaklarını söylüyorlar. Bir deneyde öğrenciler patron rolünü yani diğer bir deyişle güce sahip kişinin rolünü, diğer deneyde ise emirleri yerine getiren bir çalışanın rolünü üstleniyorlar

İkinci deneyde, katılımcılar gerçekte olmayan bir cep telefonu reklamı izliyorlar. Reklam, katılımcıların mesaja gösterdikleri dikkati görmek için tasarlanmıştır. Katılımcıların yarısı telefonu satın almak için reklamdaki zayıf parametrelere dikkat etmiştir ( örneğin, nakit çevirici özelliği ), diğerleri ise güçlü parametrelere dikkat etmişlerdir ( telefonun 5 dakikada şarj olması gibi). Daha sonra ise katılımcılardan telefonu değerlendirmeleri istenmiştir.

Telefon reklamından önce rol oynama egzersizleri yapılsaydı eğer patron rolünü üstlenenler ve çalışan rolünü üstlenenler ister zayıf parametreleri algılasınlar isterse de güçlü olanları, telefonu aynı değerlendireceklerdi.

Petty, “ İddiaların gücü patron rolü oynayanlarda hiç bir değişikliğe yol açmadı çünkü onlar açık bir şekilde kendilerini güçlü hissettikleri zaman dikkat göstermiyorlar.” diyor ve “ kendilerini daha az güçsüz hisseden çalışan rolünü üstlenenler ise iddialara ilgi göstermişlerdi, çünkü kendi inançlarına güvenmiyorlar ve kendi kafalarında reklamdaki iddiaları ölçmüyorlar.” diye ekliyor.

İlgili bir diğer çalışmada, deneyler sırası değiştirilerek yapıldı. Katılımcılar önce hem zayıf hem de güçlü iddialarla desteklenen cep telefonu ilanını okudular ve okurken düşündüklerini yazdılar. Fakat, telefonları değerlendirmeden önce aynı katılımcılar kimisi patron rolünde kimisi de çalışan rolunde oldukları bir araştırmaya katıldılar. Sonra, telefonları değerlendirmeye başladılar.

Sonuçlar, rol canlandırmada patron rolünü alanların reklamlardaki iddiaların kalitesinden etkilendiklerini göstermiştir. Daha az gücü olan çalışanlar ise reklamların kalitesinden o kadar çok etkilenmemişlerdir.

Petty, “ Eğer reklamların ardından bir güç yaşandıysa, bu insanlara önceki düşünceleri hakkında bir güven veriyor ve böylelikle bu insanlar güçlü iddialar okuduklarında telefonları iyi olarak değerlendiriyorlar. Eğer zayıf iddiaları okuduysalar telefonlara karşı olumsuz düşünceler beslemeye başlıyorlar.” diyor.

“Kendini güçsüz hissedenlerin, reklama karşı düşüncelerinin geçerliliği üzerine güvenleri olmuyor bu nedenle güçlü iddialar bu insanları çok etkilemiyor.”

Petty, bu araştırmanın gündelik hayat geçirilmesi konusunda bir tavsiye olarak “Patronunuzun gücünü düşünmediği zaman, fikirlerinizi ortaya atın, söyledikten sonra da patronunuza gücünü tekrar hatırlatın. Böylelikle söylediğiniz şeylere daha fazla değer verecektir. Ne kadar iyi kendinizi ifade etmeye devam ederseniz patronunuzda o kadar ikna edilecektir” diyor ve yaptıkları araştırmada, gücün insanları mahvettiği, onları negatif bir şekilde değiştirdiği yöündeki klasik sava odaklanmadıklarını aksine gücün insanları üzerinde şüphe etmedikleri kendi düşüncelerine yönelttiği savına odaklandığını belirtiyor.

Güçlü ya da daha az güçlü insanlar yaptıkları işte hata yapabilirler, çünkü kendilerini engelleyemedikleri zamanlar olabilir. Fakat güce sahip kişiler düşündükleri negatif olsa bile hamlelerini sürdürürler fakat ancak toplum için olumlu düşünceleri olan güçlü kişiler kendi düşüncelerinden sıyrılıp gerçek dünyaya dönebildiklerini belirten Petty, son söz olarak “Güçlü insanlar ikinci kez düşünmeden kendi düşüncelerine göre (iyi ya da kötü olsun) hareket ederler” diyor.

Science Daily'den çevrilmiştir

0 yorum: